Fatih Acar
Fatih Acar

Ölen babanın emekli aylığını çekmeyin önemli cezalarla karşılaşabilirsiniz

Köşe Yazısını Dinle

Emekli aylığı alan anne, baba veya başka bir yakınınız öldükten sonra hesabına yatan parayı çekerken dikkat edin. Yoksa başınıza olmadık işler gelebilir.

Okurlarımızdan Durmuş Bey gönderdiği e-postasında herkesin başına gelebilecek ancak sonuçları pek fazla düşülmeyen bir hususta soru sormuş. Durmuş Bey sorusunda babasının yaklaşık iki ay önce vefat ettiğini, babasının SGK’dan emekli aylığı aldığını, öldükten dört gün sonra Ziraat Bankası’ndaki hesabına haziran ayının emekli aylığının yattığını söylüyor ve bu parayı çekip çekemeyeceğini, çekerse başına bir şey gelir mi diye soruyor.

Emekli aylığı hesaba ne zaman yatar?

Emeklilere aylıkların nasıl ve hangi periyodlarla ödeneceği önemli bir konu. Çünkü bu sürelerin bilinmemesi halinde sorumuzu soran Durmuş Bey gibi aklımız karışabilir.

Emekli aylığının ne zaman hesaba yatırılacağına ilişkin düzenleme Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 69. maddesinde yer alıyor. Buna göre, sigortalıya ve hak sahiplerine bağlanan gelir ve aylıklar, SGK tarafından belirlenen dönem ve tarihlerde her ay peşin olarak ödeniyor.

Örneğin, işçi emeklilerinin aylıkları her ayın 17 ila 26’sında, Bağ-Kur emeklilerinin aylıkları ise her ayın 25 ila 28’inde ödeniyor. Bu tarihler arasında emeklilerin tahsis numaralarının son rakamının kaç olduğuna göre ödeme tarihleri belirleniyor.

Peşin ödeme olduğundan aylık çekilmez

SGK tarafından yapılan emekli aylığı ödemelerinde dikkat edilmesi gereken noktalardan birisi bu ödemelerin peşin olarak yapılması. Yani haziran ayında hesabınıza yatan emekli aylığı aslında Temmuz ayının hak edilen tutarı.

Bununla birlikte SGK’dan alınan emekli aylıklarında bir aylık (30 günlük) emekli aylığı ifadesi, her ayın 1’i ila 30’u arasındaki zaman dilimini ifade etmiyor. Emekli aylıklarında bir aylık dönem; emekli kişinin bankadan çektiği maaşının tarihi ile bu tarihten bir ay sonraki aylığı çekeceği tarih arasında kalan devreyi ifade ediyor.

Eğer aylık alan kişinin aylıktan çıkmasını gerektiren ölüm tarihi aylık alma tarihinden önce ise, bankaya yatırılan paranın alınmaması gerekiyor. Örneğin, ölüm 20 Haziran’da olmuş, emekli maaşı ise 25 Haziran’da hesaba yatmışsa bu paranın hesaptan çekilmemesi gerekiyor.

Ölümden önce yatan para çekilir

Eğer kişinin aylıktan çıkmasını gerektiren ölüm tarihi aylık alma tarihinden sonra ise, bankaya yatırılan para, yani aylık alınıp kullanılabilir. Örneğin, emekli maaşı 21 Haziran’da hesaba yatmışsa ve emekli şahıs 24 Haziran’da ölmüşse bu durumda eşinin veya çocuklarının bu parayı hesaptan çekmelerinde bir sakınca bulunmuyor.

DİKKAT! Mahkemeye Çıkabilirsiniz

Eğer bir yakınınız SGK’dan aylık veya gelir alırken ölmüşse durumu SGK’ya bildirmenizde fayda var. Çünkü SGK bu durumdan haberdar olmayabiliyor ve her ay parayı banka hesabına yatırmaya devam edebiliyor. Böyle olunca da ölen kişi adına yatan paralar hak edilmemesine rağmen çocuğu veya eşi tarafından çekilebiliyor.

Böyle bir durumun tespit edilmesi halinde ise SGK, ölen kişinin haksız ve yersiz bir şekilde bankadan veya bankamatikten çekilen parasını yasal faiziyle birlikte geri alıyor. Bununla da yetinmiyor parayı çekenler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuyor. Yani böyle bir durumda mahkemeye çıkıp ceza almanız söz konusu.

PATRON AVANS VERMEK ZORUNDA MI?

Soru: Fatih Bey, eşimin sağlık harcamaları nedeniyle son aylarda maddi sıkıntı içindeyim ve bu sebeple patronumdan avans istemeyi düşünüyorum. Patronum avans isteğimi geri çevirebilir mi? (Necip G.)

Cevap: Necip Bey, Borçlar Kanunu’nun 406. maddesine göre, bir işçinin avans isteyebilmesi için üç koşul var ve bu üç koşulun bir arada bulunması gerekiyor.

1- İşçinin zorunlu bir ihtiyacı olmalı (Örneğin; işçiye kredi kartı borcu nedeniyle ödeme emri ya da haciz gelmiş olması, kendisinin veya ailesinin acil bir sağlık sorununun olması gibi).

2- İşveren avansı hakkaniyet gereği ödeyebilecek durumda olmalı (Eğer işveren zor durumdaysa, işçinin ücretini dahi ödemekte zorlanıyorsa avans vermekle yükümlü tutulamaz).

3- İstenen avans işçinin hizmetiyle orantılı olmalı (Yani işçi işe girer girmez hemen avans isterse işveren reddedebilir).

İşte bu üç şart bir arada gerçekleşirse işveren avans vermekle yükümlü.

Peki patron talep edilmesine rağmen avans vermezse ne olacak? Böyle bir durumda işçinin avansı zorla alması veya avans vermeyen patrona ceza uygulanması gibi bir durum yok. Yani her ne kadar kanunda işverene böyle bir yükümlülük verilmişse de cezası olmadığı için uygulanması sıkıntılı bir durum ortaya çıkıyor.

1 adet yorum var

Bir adet yorum var

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X