Kentin en büyük ekonomik gücü…

Bursa Büyükşehir Belediyesi…

Türkiye ekonomisinin lokomotif şehrine artan oranda güç katmayı sürdürüyor.

Nasıl?

Etki alanı tüm ilçelere genişleyen Büyükşehir Belediyesi’nin kentte oynatığı her taş… Ekonomik bir etkiye sahip.

Özgün projeler ve yatırımlarla rutin belediyecilik hizmetlerinin ötesine geçen Recep Altepe ve ekibi…

Doğrudan bir milyar dolarlık bir ekonomik hareket yaratmakla kalmayıp…

Dolaylı yollar… Yani teleferik örneğinde olduğı gibi ‘yap-işlet-devret’ tarzı yöntemlerle de…

Bir o kadar Bursa ekonomisini katkı sağlamakta!

Zincirleme etkiyle tetiklenen yan sektörlerdeki ivmeyi de düşündüğümüzde…

Kent adına yaratılan devasa ‘iş ve aş’ katkısını algılamak kolaylaşır.

Günün modası diye dolar bazında ifade ettiğim ekonomik gücün TL’ye dönüşümünü de net biçimde verelim.

Büyükşehir’e ait 1,24 milyar TL’lik bütçe… Bağlı şirketlerle birlikte 2,7 milyar liraya ulaşıyor.

Ve bu tabloda bir milyar lirayı aşan doğrudan yatırım gücü sözkonusu.

Tabiiki bir bütçe performansını değerlendirirken borç hanesine bakmamak olmaz!

Bağlı şirketlerle birlikte 30 yıla yayılan 1,67 milyar TL borç…

Büyükşehir Belediyesi’nin finansal yönetimde de başarılı olduğunu gösteriyor.

“Gerek bütçe, gerek yatırım gücü, gerekse de borçlanma oranlarında Türkiye’deki en iyi durumda olan Büyükşehir belediyelerinden biriyiz” diyen Başkan Altepe’nin övünmesi boşuna değil demek!

Altepe’nin Büyükşehir Başkanı olarak 6. yılına ait icraatlarını görsel bir sunumla dinlerken…

Öncelikle bu mali tabloların yansıttığı güç, ekonomik katkı ve performans dikkatimi çekti.

Ve bu nedenle de Başkan, haklı olarak; hızlı gelişen kentler listesinde 4’üncü…

Dünyada yaşam kalitesi en yüksek kentler listesinde de 48’nci sırada yer almasındaki katkısını vurgulamakla kalmayıp…

Çıtayı daha da yukarı taşıyacaklarının altını çizerken…

Bunun için “Para değil yetki istiyoruz” mesajını net biçimde yineledi!
 

Yetki devri şart

 

Altyapıdan ulaşıma… Tarımdan turizme…

Çok geniş bir yelpazeye yayılan Büyükşehir yatırmlarının olmazsa olmazı turizmde marka kent olabilmek.

Çünkü bu sayede bir yandan yüksek turizm geliri için kapı açılırken…

Diğer yandan da dünya Bursa’yı tüm değerleriyle tanıyabilecek.

‘Kalite ve huzur kenti Bursa’ konseptiyle çalışmalarını sürdüren Büyükşehir Belediyesi…

‘Tarih başkenti’ kimliğini kazanmak için büyük adımlar atıyor.

Ve yolda çok sayıda yeni proje var.

Mesela… Bey Sarayı’nın yeniden sahne alması…

2014 yılının en iyi 10 keşfi arasında gösterilen İznik Gölü içindeki batık bazilikanın dünyaya sunulması kritik adımlar arasında.

Bunların yanında… 14 müzeyle Bursa’yı adeta müzeler cennnetine çevirmek de bütünleyici bir stratejiyi oluşturmakta!

Özellikle de 10 bin metrekarelik alan üzerine projelendirilen Osmanlı Tarihi Müzesi… Dünyayı ayağımıza getirmeye aday bir çalışma.

Termal turizme dönük adımların da büyük önem taşıdığı aşikar.

Ama bir Uludağ ve sahil faktörü var ki Başkan Altepe’nin elini kolunu bağlayan.

Neticede Bursa’ya yetki devri gerçekleşmeden turizm atağının bir ayağı topal kalır!

Ankara Altepe’nin sesine bu anlamda kulak vermek zorunda.

“Neden sahillerimiz de hızla gelişmesin. Uludağ neden gelişmesin. Biz her alanda yetkileri istiyoruz.

Para falan da istemiyoruz. Bizim kaynağımız var. Yetkiler verilsin, biz yapalım diğer iller de arkamızdan gelsin”!