Küresel ekonominin olmazsa olmazı; dış ticartte başarılı olmak!

Türkiye’nin son aylardaki dış ticaret dengesi bu anlamda olumlu bir tablo sergiliyor.

Çünkü önceki yılların temel sorunu olan dış açık, yüksek bir hızda düşüş kaydetmekte.

Mesela…

Dün açıklanan ve aylık bazda 4,97 milyar TL olarak kayıtlara geçen nisandaki dış açık… 2014’ün aynı ayına oranla yüzde 31,9 azalma göstermiş durumda.

Peki bu başarıyı neye borçluyuz?

İhracatın sadece yüzde 0,2 artarak 13,4 milyar dolara yükselebildiği nisanda ne oldu da dış açık tuş oldu?

İthalat yüzde 11,1 azalarak 18,36 milyar dolara indiği için…

Dış açık başa bela olmaktan uzak bir görüntü veriyor!

Ancak, ilk bakışta olumlu gibi görünen bu manzaranın ayrıntılarına bakıldığında…

Büyümeyi çelmeleyen iç pazar yavaşlaması ve düşük petrol sayesinde…

Yani biri negatif biri de geçici görüntü veren iki etmenen oluşturduğu olumsuz tablo göze çarpıyor.

Üstelik Türkiye İhracatçılar Meclisi kayıtlarına göre eksi çıkan nisan ihracatının…

TÜİK’e göre az da olsa artmasının altında rekor altın satışının çıkması…

İhracatta istikrarlı bir toparlanmanın henüz gündemde olmadığına işaret ediyor!

Oysa manzara hem ithalatta hem ihracatta farklı olmalı…

Nasıl?

Kalıcı ve yüksek büyümenin yanısıra düşük cari açık için…

İthalatın; başta enerji ve teknoloji olmak üzere…

Dış etkilerin geçici nimetlerine bağlı kalmadan azaltılması şart!

İhracatınsa yüksek katma değere dayalı bir modelle sürekli bir artışa imza atması gerekli.

Bu hayati önem taşıyan her iki temel ihtiyacı giderecek asıl ilaçsa ortak.

Küresel vizyonu olan Ar-Ge, inovasyon ve tasarım atağının markalaşmayla buluşması sayesinde Türkiye…

Hem kısırdöngülerinden kurtulur… Hem de küresel bir oyuncu olarak dünya ekonomi sahnesinde yerini sağlam biçimde alma fırsatı yakalar!

 

Burkay kıvılcımı yaktı

 

Çok sözü edilen ama henüz dişe dokunur seviyelere gelemediğimiz…

‘Ar-Ge, inovasyon ve tasarım’ üçlüsü için…

Yani yüksek teknoloji adına Bursa’nın gösterdiği çaba ise Türkiye’ye örnek nitelikte.

Halihazırda birim ihraç değeri kg başına 1,70 dolarlık Türkiye ortalamasının iki katını aşan bir performansı var Bursa’nın.

Hatta teknik tekstil gibi bazı sektörlerde birim değer 11 doları bulmuş durumda!

Bu başarının altındaki önemli unsurlardan biriyse İbrahim Burkay’ın Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği Başkanı sıfatıyla Ar-Ge proje pazarı etkinliğini Türkiye’ye mal etmesiydi.

Çünkü…

Ulusal ve uluslararası yenilikçi projelerin buluştuğu bu etkinlik sadece tekstille ve Bursa’yla sınırlı kalmadı.

Başta otomotiv olmak üzere birçok stratejik sektör farklı merkezlerde Ar-Ge’nin cazibesi için proje pazarları oluşturdu.

Böylece firmalarımıza rekabet avantajı sunan birçok projenin temeli de bu sayede atılmış oldu.

Bu bereketli yapıyı daha da genişleterek Bursa için özgün bir çalışmaya bu kez BTSO başkanı olarak imza atan İbrahim Burkay…

“Bursa İnovasyon ve Tasarım Buluşmaları” ile hem tekstil hem de otomotivde… Yeni fikirlerle projelerin beyin fırtınasına dönüşmesini sağladı.

Bursa’yı inovasyon ve tasarımda küresel bir merkeze dönüştürmeyi hedefleyen bu ‘buluşma’…

Ar-Ge proje pazarları dışında Türkiye’de bir ilk olan Ev&Stil Fuarı‘nın yanısıra…

Çok sayıda etkinlikle de gözlerin Bursa’ya çevrilmesini sağladı.

Sözün özü; sadece gözlerin çevrilmesini değil… Paranın da kentimize akmasını sağlayacak olan “Bursa İnovasyon ve Tasarım Buluşmaları”…

Başlıbaşına bir Ar-Ge ve inovasyon ürünü olarak örnek bir nitelik taşıyor.

Yakında taklitleri çıkarsa şaşırmamalı!