Piyasalar yön bulmakta zorlanmaya devam ediyor.
Belirsizlik gündeminin yoğunluğunu koruması bu sürecin temel nedeni konumunda.
Ve Merkez Bankası’nın piyasa yönlendirmesinde aktif bir rol aldığı geçen hafta ayrı bir gündem oluştu!
Özellikle risk unsurları barındıran iç ve dış belirsizliklerin net biçimde karşımıza durduğu günlerde MB’nin politikasındaki değişiklik mesajı, yabancı yatırımcı tarafından bir risk olarak algılandı.
Halihazırda ABD ile S-400 füze alımları konusunda yaşanabilecek olası gerilim net biçimde gündemdeki yerini koruyor.
Ve İran’dan petrol alımları konusundaki muafiyet sürecinin 2 Mayıs’ta sonlanmasına çok yaklaşıldı.
Üstelik küresel çaptaki piyasa hareketlerinin TL’nin aleyhine döndüğü bir ortamda Merkez’in aldığı yeni pozisyon özellikle döviz açısından bir baskı unsuru olarak kendini fazlasıyla hissettirdi!
Türk dışişleri yetkililerinden Amerikan yönetimi ile İran’dan petrol adımları konusunun esnetilmesi anlamında “görüşmelerimiz sürüyor” açıklaması gelse de bu cephedeki risk unsuru giderek büyüyen bir hal alma durumunda.
Çünkü Amerikan Başkanı Donald Trump OPEC’e çağrıda bulunarak petrol fiyatlarının düşürülmesini istedi.
Bu da İran konusunda taviz vermeye niyetli olmadığını gösteren bir unsur niteliğinde!
Keza İran meselesinde Çin’in ABD’ye jest yapan yaklaşımları da bu olasılığı güçlendiriyor.
Diğer tarafta Amerika-Çin yakınlaşması; küresel ticaret savaşlarının nispeten zayıflamasıyla birlikte dolara güç kazandıran bir perspektife büründü.
Dolar endeksi son 23 ayın zirvelerinde seyretmekte.
Haliyle bu tablo da liranın kan kaybında etkin bir paya sahip.
Bütün bu manzarada İstanbul yerel seçimlerine ilişkin itirazın hala sonuçlanmaması yani seçimin tekrarlanıp tekrarlanmayacağının net bilinmemesi de bir başka belirsizlik unsuru olarak Türk para piyasalarını olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor!
İşte bütün bu atmosfere Merkez Bankası’nın “gerektiğinde ek sıkılaştırma yapılacaktır” ifadesini Para Politikası Kurulu açıklama metninden çıkarması bir politika değişimi olarak negatif sinyal verdi.
Yani Merkez olası bir atak durumunda dahi yukarı yönde faiz hareketi yapmayacağını şimdiden belirterek bir özgüven mesajı paylaşmış durumda!
Son açıklama metnindeki genel hava da beklenenden önce bir faiz indirimi olasılığının konuşulmasına yol açtı.
Netice itibariyle doların 5,98 TL seviyesini test ettiği anlar yaşadık.
Bu tabloda köklü bir değişiklik olmadığı sürece dövizde düşüş yönündeki ihtimallerin azaldığını söylemek mümkün!
Buna karşın yukarı yönlü baskının daha fazla hissedilebileceği ortada.
Ve asıl önemli olan oynaklık katsayısının giderek yükselmesi hem kurlarda hem hisselerde.
Enflasyon ve istihdam haftası
Bu haftanın iç gündeminde nisan ayı enflasyonu kendine yer bulacak.
Cuma günü açıklanacak verilerin sürpriz özellik taşıması halinde piyasa reaksiyonu gelebilir!
Bir de ABD’nin tarım dışı istihdam rakamları aynı gün takip altında olacak.
Teknik analizde haftalık bazda Borsa İstanbul 100 Endeksi’nin 92 bin ile 98 bin 500 puan aralığında dalgalanması mümkün görünüyor.
Doların lira karşısındaki seyrinde ise ilk önemli seviye 6,02 ardından 6,20’ye kadar bir kanal açılabilir.
Rahatlama durumlarında ise 5,84 – 5,87 TL bandı karşımıza çıkmakta.
Euro’nun olası haftalık seyrinde ise 6,51 TL ile 6,79 TL aralığı takip edilmeli!
Gram altınadaki manzara ise 237 lira ile 252 lira arasındaki bir dalgalanma bandını gösteriyor.