Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu

İhracatçı görevini yaptı sıra devlette

Dünya 2015’e kur savaşarıyla başladı.

Euro’nun dolara karşı 1,201 seviyesiyle dip yapması…

Yeniyılda da döviz kurlarının ekonomi üzerinde yine ana belirleyicilerden biri olacağını gösterdi.

Özellikle istikrarsız kur hareketlerinin yaratacağı belirsizliğe karşı hazırlıklı olunması gerekiyor.

Yılın ilk işlem gününde doların son haftalarda 2,32 TL civarında kazandığı istikrarı hızla kaybetmesi, riskler konusunda önemli bir örnek!

Dolar/TL’nin 2,36’ya dayanması özel sektörün döviz borcu ve enflasyon üzerindeki baskının gündemde kalacağına işaret ediyor.

Yüksek kurun nimetlerini görse de; istikrarsız kur hareketlerinden tedirgin olan ihracatçı açısından da…

2014’te olduğu gibi kolay bir yıl ufukta görünmüyor.

Çünkü…

2015’teki ihracat performansımız küresel büyümedeki sorunlar ve kur savaşları yüzünden risk altında.

Mesela Japonya’dan dün gelen ‘para politikamızı daha da gevşetebiliriz’ tarzı açıklama da… Döviz kurlarının küresel ticaret üzerindeki ağırlığının artacağı sinyalini verdi!

Ve son bir yıldır ihracatçımızı frenleyen jeopolitik sorunların da henüz tümüyle devredışı kalmadığını dikkate almakta fayda var.

Ancak elbette 2014 olduğu gibi ihracatçımız yine özveriyle ülke ekonomisini sırtlamaya devam edecektir.

Gerçi aralıkta yüzde 1,1’lik çok sınırlı bir artışın Türkiye İhracatçılar Meclisi rakamlarına yansıması…

İhracatın 2015’e yüksek bir hızda başlamasının zor olduğunu gösteriyor.

2014’ün hedefi olan 160,5 milyar doların 3 milyar dolar altında kalmasında son aylardaki bu hız kaybının payı da büyük zaten!

İhracatçının zoru başarmasıysa, pazar çeşitlliğini zenginleştirecek adımlarla yeni teşvik programının kalitesine bağlı…

Sözün özü; devletin ihracatçıyı daha fazla desteklemesi gereken bir döneme girdik.

Bu desteğin devreye girmesi halinde 2014’teki yüzde 4’lük ihracat artış hızının üstüne çıkılabilir.

Aksi hale yerinde sayan bir ihracatla yüzleşmek zorunda kalabiliriz!

 

Rusya’nın verdiği ders!

 

Türkiye’yi 2015’te çok yakından ilgilendiren bir konu var.

Rusya’daki gidişat.

Çünkü…

Son veriler 5 yılın ardından ilk kez Rus ekonomisinin küçüldüğünü ortaya koydu.

Görünen köy kılavuz istemiyor.

2014 yılı; özellikle son aylarında bu ülkeyle yada da onun yakın partnerleriyle iş yapan firmalar açısından pek de iyi geçmedi zaten.

Otomotiv ve tekstil Rusya’daki daralmayı çoktandır hissediyordu.

Rakamalara da yansımaya başlayan bu tablo; 2015’te gıda ve turizmde de kendini göstermeye aday!

Dolayısıyla Rusya’daki gidişata göre alternatif hareket planlarının, ihracatçı firmalarca biran önce devreye sokulması gerekiyor.

Elbette aslında özellikle bu yıl beklenen yüzde 5’e yakın daralma tablosu…

Hem makro hem de mikro cephede pekçok kesim için ders niteliği taşıyor!

Hangi dersler mi?

Rusya 2,2 trilyon dolarlık milli geliriyle, petroldeki düşüşe rağmen hala düyanın en büyük 10 ekonomisi arasında.

Yani Türkiye’yi üçe katlayan bir ekonomiden bahsediyoruz!

Keza biz cari açıkla boğuşurken, Ruslar cari fazla veriyor.

İşsizlik oranı da yüzde 5’le Türkiye’nin yarısı kadar.

Özetle bizim makro hedeflerimize ulaşmış bir görüntü veriyor Rusya!

Ancak, bu gıpta edilebilecek tablonun pek de özenilmeyecek zayıflıkları var.

Sadece petrol, doğalgaz, kömür gibi birkaç kaynak ve biraz da altına bağlı bir ekonominin…

Kırılganlıklarını ve rekabet gücünün esnek olamayışından kaynaklanan zayıflıklarını…

Son birkaç aydır net biçimde görüyoruz.

Petrolde olduğu gibi hızla düşen fiyatların ekonomiyi küçültmesine karşı reaksiyon üretemeyen bu yapının…

Rus yönetiminin elini kolunu nasıl bağladığı ortada!

Yani önemli olan çeşitli sektörlerde inovatif ve üretken bir yapıya sahip olup… Küresel ataklara karşı esnek bir duruş sergileyebilmek.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X