Küresel piyasalar marta hızlı başladı.
Özellikle Türk para piyasaları, yatırımcı adına ‘mart ayı dert ayı’ detirten bir havada başlangıç yaptı!
Çünkü…
İç ve dış nedenlerin çıldırttığı doların çivisi çıkınca…
Tüm yatırım araçları da raydan çıkıverdi.
Aslında doların tüm ülke gündemine hakim olduğu bir hafta geride kaldı kalmasına…
Ama görünürde fazlaca olmayan Borsa İstanbul‘daki hasar vahim boyutlardaydı.
BIST’de işlem gören hisse senetleri haftalık ortalama yüzde 4,56 değer kaybetti.
Ve neticede 3 bin 837 puan düşen BIST 100 Endeksi, 80 bin puanlık kritik psikolojik sınırın hem üstünde zor da olsa tutunuverdi!
Oysa roket hızıyla yükselen doların zikzaklara rağmen…
Bir haftada yüzde 4,69 oranında değer kazanması…
Borsadaki mini depremi gölgeledi.
Yine piyasa faizinin de tavan yapmasına karşın doların gölgesinde kaldığını gördük!
Özetle birçok piyasa parametresinin ciddi biçimde alarm vermesine karşın;
dolarla yattık kalktık hafta boyunca.
Peki ne oldu da doların çivisi çıktı?
Siyasetçilerin sonradan yara sarma çabalarına rağmen Merkez Bankası’na vurduğu darbeler baş roldeydi.
Yani kısacası son bir ayın birikimli yükü; faiz tartışmaları ve MB’nin bağımsızlığı üzerinden faturayı TL’ye kesti!
Ama işin daha sıkıntılı hali doların tüm dünyada değer kazandığı bir dönemde… Türkiye’nin bu tartışmalara yakalanmış olmasıydı.
Ve Amerikan istihdam verilerinin geçen cuma gösterdiği gibi… ABD’den gelecek her veri ve açıklama doları dalgalandırmaya aday.
Çünkü Amerikan Merkez Bankası Fed’in faiz artışına dönük zemin yaratan her gelişme…
Dolara prim yaptırmakta.
Dolayısıyla 18 Mart’taki Fed toplantısı sonrasında gelecek açıklamalar öncesinde…
Doların güçlü kalmaya devam etmesi kuvvetle muhtemel!
Bu kritik açıklamanın hemen öncesine denk gelen…
Erdem Başçı yönetimindeki Merkez Bankası’nın aylık Para Politikası Kurulu toplantısı da önemli.
Ancak, mevcut tabloda Merkez’in fazlaca bir manevra alanı yok.
Hele de Fed’in mesajlarını görmeden!
Ayrıca, faiz indirimi konusunda eli rahat olmayan MB’nin siyasilerce de… Bir müddet rahat bırakılması şartı var.
Yoksa faizde de döviz kurlarında da Türkiye zarar görmeye devam eder!
Bu anlamda başlayan görüşme trafiği az da olsa umut vaat ediyor.
Paranın yönü
Gerilim dozu yüksek bir mirasla başlayacak olan yeni haftanın teknik beklentilerine gelirsek…
Merkez bankalarının kritik toplantıları öncesi yatırım araçlarında çok net bir hareketi görmemiz zor.
Bu süreçte çok ciddi bir veri akışı da söz konusu değil.
Ancak bir yandan Amerika’dan gelecek veriler (enflasyon vb) ve içteki siyasi adımların…
Piyasalarımızı etkileme potansiyeli kısmen de olsa var denebilir.
Yani yeni haftanın özetine ağırlıklı olarak bir ‘bekle-gör’ stratejisi hakim görünüyor!
Bu nedenle dar bantta dalgalanmaların öne çıkması mümkün.
BIST 100 Endeksi’nin kritik 80 bin puan seviyesinde tutunamaması halinde…
İlk önemli destek 79 bin 190 puanla karşımıza çıkıyor!
Şu an için güçlü bir çıkışın zayıf göründüğü BIST’te…
Yukarı hareketin önündeki direnç seviyeleriyse… Önce 81 bin seviyesi, ardından da 82 bin 300 puan öncelikli hedef.
İyimser hedefse 84 bin 100 puan civarlarında!
Gözlerin odaklandığı dolardaki yeni beklenti aralığı normal koşullarda 2,56 – 2,67 TL seviyesinde bulunuyor.
Euro’nun TL karşısındaki haftalık dalgalanma olasılığı da 2,80 – 2,88 bandında bulunuyor.
Altının gram fiyatına dönük teknik beklentilerse 95 – 103 lira aralığında.