Bursa duyarlılığını gösterdi.

Binlerce Bursalının yürüyüşüne damga vuran ‘termik santrale hayır’ sloganı… Bursa’nın tercihini net biçimde ortaya koydu.

Kent sakinleri, yediden yetmişe; temiz çevre isteklerini, sağlıklı yaşam taleplerini haykırarak…

DOSAB’ta kurulması planlanan termik santrale karşı tepkilerini gösterdi!

Bu tepkinin altında çok haklı nedenler yatmakta…

Çünkü en başta akademik dünya bu santral projesine onay vermiyor.

Son örnek Kimya Mühendisleri Odası’nın hazırladığı ‘DOSAB Kömür Yakıtlı Termik Santrali 41 Soruya 41 Gerçek Cevap’ adlı bilimsel çalışma…

Bursa’nın karşı karşıya kaldığı riskleri gözler önüne sermekle kalmayıp, projeyi savunanların iddialarını da net biçimde çürütüyor.

Her Bursalının gözatması gereken bir çalışma bu!

Onbinlerce kişiye ulaştı bu yayın… Ancak edinemeyenler de olanlardan alıp incelesin.

Bu inceleme sonucunda görülecektir ki; santrale dönük tepkinin altında net bir bilimsel temel var.

Mesela…

Çarpıcı bir karşılaştırma, zararlı atık oranı yüksek olan kömürün ne miktarda yakılacağını gösteriyor.

Rapordaki tespite göre DOSAB santrali bin ailenin bir yılda yakacağı kömürü bir günde yakacak!

Yani bin 200 ton kalitesiz kömürün yakılmasıyla ortaya çıkacak zararlı atıkları varın siz düşünün…

Üstelik hiçbir teknolojinin bu atıkları tam anlamıyla bertaraf edemeyeceği de raporda dikkat çekilen en hayati konu olarak karşımıza dikiliyor!

Ve iddia edildiğinin aksine… Kimya Mühendisleri Odası’nın bu çalışması dünyanın kömürden nasıl uzaklaştığı da net verilerle ortaya konmakta.

Neticede DOSAB santralinin yaratacağı sağlık riskine ilişkin atık değerlendirmelerinin de yer aldığı bu raporun sonuç bölümündeki bir cümle durumun ciddiyetini özetlemeye yetiyor.

“Dünyanın neresinde planlanırsa planlansın kömür yakıtlı termik santraller ölümcüldür”!

Hele de Bursa’nın göbeğinde bir santrali düşünmenin hiçbir aklı ve mantığı da olmayacağı ortada.

Üstelik yanıbaşımızdaki sorunu inceleyen sadece bu çalışma değil…

 

Tonlarca bilimsel uyarı var

 

TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu‘nun eylül ayında hazırladığı DOSAB Santrali’ne ilişkin raporu da çok geniş kapsamlı bilimsel tespit ve uyarıları gündeme taşımıştı.

Bu raporun 18. sayfasının son cümlesi tüm kent için ‘çanların nasıl çaldığını’ özetler nitelikteydi!

“Tesisin faaliyete geçmesiyle öncelikle DOSAB’ta çalışan 45 bin kişi, yakın civardaki köyler ve kent otobüst terminalindeki binlerce vatandaşımız… Bugüne kadar olmayan partikül madde azotoksit, kükürtoksit, karbondioksit ve diğer iz gazların kirliliğine maruz kalacaktır”!

Elbette sözkonusu zehirli gazların rüzgarla bütün kente yayılması riski de fazlasıyla mevcut.

Uzman görüşlerini içeren bir başka yayınsa Bursa Tabip Odası’nın kömürlü santrallerin sağlık etkilerini anlattığı kitapçığı…

Bu raporda diğer santrallerden örnekler verilerek risklerin tıbbi boyutu gözler önüne serilmekte.

Akademik odaların yayınlara ve raporlara yansıyan uyarıları yanında… Uludağ Üniversitesi’nin hocaları da defalarca bilimsel olarak çekincelerini dile getirdiler!

Onlarca STK‘nın da bu yatırımın yanlışlığına dikkat çektiğini hatırlatmakta fayda var.

Ama en nihayetinde vatandaş söz sözü cumartesi günü yaptığı yürüyşle söyledi.

“Termik santrale hayır”!