Kırsaldaki yerleşimler Bütünşehir sınırlarına katılınca ufak da olsa bir tepki oluşmuştu.
Hemen her hizmetin ilçe ve büyükşehir belediyelerince yapılacağı bu sisteme başlangıçta tepki gösterenler çıkmadı değil.
Ancak;
6360 Sayılı Bütünşehir Kanunu 2014 Yerel Seçimleri’nden bu yana onaylandığı gibi uygulanıyor.
Hem de her geçen gün hizmetlerin merkezden kırsala doğru yoğunlaştığı görülüyor.
Önceki gün Bursa Büyükşehir Belediyesi Keles ilçemize bağlı Belenören Mahallesi‘nde tarihi harap bir yapıyı ayağa kaldırarak kültür evi olarak hizmete açtı.
Binanın dış görüntüsü bile etkileyici.
Kırsaldaki geleneksel ahşap ve taş işçiliğinin mükemmel bir yansıması ortaya çıkarılmış.
Büyükşehir bu konuda son derece cömert davranıyor.
Geleneklerine sahip çıkan hemen her yerleşime destek oluyor.
Belenören bugün Keles ve Bursa‘da hem eğitim seviyesi en yüksek mahalle hem de kültürüne sahip çıkan ender yerleşimlerimizden biri.
Bu açıdan Büyükşehir de masraftan kaçmamış. Mahalleye 3 katlı bir kültür evi kazandırmış.
Daha evvel bir benzerini Harmancık‘a bağlı Gedikören Mahallesi‘nde de yapmıştı.
İlimizde somut olmayan kültürel mirasın ortaya çıkarılmasına bu tesisler çok katkı koyacaktır.
Bu açıdan, başta Kültür ve Turizm Daire Başkanı Aziz Elbas olmak üzere emeği geçenleri kutlamak gerek.
Buna benzer kültür ve yaşam merkezlerinin diğer ilçelerimizde de yapıldığını biliyoruz.
Bursa kırsaldaki kültürüne ne kadar sahip çıkarsa, gelecek kuşaklara da bu konuda zengin bir miras bırakacaktır.
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve ekibinin, buna ayrı bir önem verdiklerini, somut olmayan kültürel mirasımızı UNESCO‘ya dahil etme konusunda çaba harcadıklarını biliyoruz.
Keles zaten Bursa’nın kültürüne en çok materyal kazandıran ilçemiz.
Bu açıdan; Belenören’deki Kültür Evi Bursa’mızın kültürüne bundan böyle daha çok hizmet edecektir.
2017 içinde buna benzer 17 kültür evinin daha hizmete gireceği de müjdelenmiş.
Kırsala yapılabilecek en güzel hizmetlerden biri de işte bu.
Açılışın yapıldığı gün Belenören ve civardaki yerleşimlere 40 bin kök lavanta fidanı dağıtılması da anlamlıydı.
Çiftçi bu sayede ürün çeşitliliği ve ufuk açma bakımından da alternatif alanlarla yönlendiriliyor.
Daha önce bu sütunlardan da duyurmuştuk.
Keles ve civarındaki yerleşimleri lavanta üretim merkezi yapma girişimlerini biz de önemsiyoruz.
Suriyeli ailenin dramı
Önceki gün Büyükşehir Belediyesi‘nde çalışan bir dostumuz telefonumuza bir fotoğraf gönderdi.
Kendi mahallelerindeki Suriyeli bir ailenin sokak kenarına kurduğu çadırdaki yaşamanı dikkat çekti.
Ne hazin bir durum.
Kalp hastası olduğu öğrenilen Suriyeli mülteci, kira ödeyemez hale gelince çareyi Hamitler‘deki boş bir arsaya derme çatma çadır kurmakta bulmuş.
Önce Osmangazi Belediyesi‘ne, sonra Büyükşehir Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü‘ne ailenin durumunu ilettik.
Çözüm bulundu mu bilmiyoruz ama mübarek Ramazan gününde, bardaktan boşanırcasına yağmurun yağdığı bugünlerde şehrimizdeki Suriyeli aileye duyarsız kalınmamalı.
Büyükşehir ve Osmangazi çözüm bulamıyorsa, Osmangazi Kaymakamlığı devreye girmeli.
Bursa müşfik bir şehir.
Kendine sığınanı koruyup, kollayan özelliğiyle bilinir.
Hamitler Mahallesi Hamidiye Caddesi Çeliktaş Sokak‘taki bu drama yöneticilerimiz ve şehrimiz duyarsız kalmamalı.
Allah kimseyi vatanından kaçmak zorunda bırakmasın.
Acımasız, kirli bir savaşın mağduru olan 3,5 milyon Suriyeli mülteciye Türkiye sahip çıkarken, Bursa olarak biz de bu aileye sıcak bir yuva bulabilmeliyiz.