Bursa, Anadolu’nun sıradan bir kenti değil.

Üretim ve ihracatıyla Türkiye ekonomisinin de lokomotifi.

Dolayısıyla sorunları büyük.

Kentin problemlerini çözmeyi sadece Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan beklemek doğru olmaz.

Bu işin Ankara, merkezi hükümet ve Parlamento ayakları da var.

Bildiğiniz gibi AK Parti Bursa’yı da değişim programına dahil etmişti.

Yerel seçime 17 ay kala eski Başkan’ı istifa ettirildi, yerine İnegöl Belediye Başkanı’nı getirildi.

Dün sabah Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın Acil Eylem Planı’nı anlattığı basın toplantısını izledik.

Yıllardır Büyükşehir Belediyesi’ni ve onun başkanlarını izliyoruz.

Ne yalan söyleyelim, dün Başkan Aktaş dinledikçe, 2019’a kadar kendisinin yapabileceği çok bir şey olmadığını fark ettik.

Gerisi maharetine kalıyor.

9 ana başlıkta topladığı Acil Eylem Planı’nda, kentlinin merak ettiği, bir kısmını zaman zaman açıkladığı detaylar vardı.

Acil Eylem Planı’nın içeriğinde yapılacaklardan daha çok bir önceki yönetimin planladığı, ihale ettiği proje ve uygulamaların tasarruf amaçlı iptal edildiğini gördük.

Biz sadece Su kuşu ve kentiçi teleferik projesinin iptal edildiğini sanıyorduk ama Başkan Aktaş’ın ihalesi yapılmış bir çok işi durdurduğunu, incelemeye aldığını ve iptal ettiğini de duyduk.

Hatta gelir getirici kalemlerden olan tartışmalı, ‘S’ plaka satışlarının da durdurulduğunu öğrendik.

Örneğin; M.K.Paşa’daki 13 milyon liraya ihale edilen döner kule projesi de rafa kalktı.

Bunların detayları haber sayfalarımızda mevcut.

Başkan 34 günün raporunu verirken önemli vurgular yaptı.

Bursa’nın menfaatine olan her şey için fayda-maliyet analizi yapacaklarını, bu minvalde projeleri iptal etmekten de kaçınmayacaklarını söyledi.

Aktaş’ın ‘şov peşinde değilim’ sözlerini, kendisine bu yönde gelen ve ‘tribünlere oynuyor’ eleştirilerine yanıt olarak değerlendirdik.

Üstüne basa basa vurguladı.

Para, proje, personel yönetimi konusunda iddiasını anlattı.

Bize göre en mühim mesele; Büyükşehir’in mali durumuydu.

2032 yılına kadar Büyükşehir ve BUSKİ’nin uzun ve kısa vadeli borçlar toplamının 4,5-5 milyar lirayı bulduğunu açıkladı.

Daha da önemlisi bu borçların yüzde 60’lık kısmının önümüzdeki üç yılda ödenecek olması.

Bir örnek verdi.

2018 gelirleriyle sadece rutin hizmetleri ve kredi ödemelerini yapabileceklerine değindi.

Anlatılardan tablonun vahameti ortaya çıkıyor.

Bir başka tespiti de Büyükşehir’in kredi limitlerini doldurmuş olması.

Hesap uzmanı bir başkan için bu veriler düşündürücü.

Borçsuz iş yapmak mümkün mü?

Aktaş da farkında, bunları da geçmiş dönemi kötüleme amaçlı açıklamadığını vurguluyor.

Büyükşehir’in bu görüntüyle mevcudu ayakta tutması kolay olmasa gerek.

Başkan’dan 34 günde yapılanları dinledik. Bir kısmını zaten yazıp çizdik.

Ulaşıma ağırlık vereceği anlaşılıyor.

Örneğin; Kestel-Görük’le hattına yapılan semtlerden 213 çıkış mercek altında.

Bazı hatlarda tek yön uygulaması başlayacak.

Bazı kavşaklarda şerit artımı çalışması gündemde.

6 ay sonra ulaşımda ikinci bir indirim söz konusu.

Tabii ki, Ankara desteği gereken Yıldırım Metrosu ve Güney Çevre Yolu.

Geçenlerde yazdık.

Aktaş bunlar için bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Ulaştırma Bakanlığı’nın finanse etmesi için özel talepte bulunacak.

Kentsel dönüşümde 0,50 emsal artışı revize edilerek sürecek ancak batıda yeni planlama bölgeleri de gündemde.

Bilboard kirliliği işini Kent Estetiği birimi üstleniyor.

Aktaş, Uludağ’ı 12 ay canlı tutacak bir planlamanın varlığına da işaret etti.

Suya da yılın ikinci diliminde yine indirim söz konusu.

Bir de BİT’lerdeki revizyon.

Başkan sadece BURFAŞ’ın 43 milyon lira zararda olduğunu açıkladı.

Stadyum meselesinde de buraya 100 milyon lira daha harcanmadan uluslararası müsabaka almanın mümkün olmadığını yineledi.

Daha çok şey konuşuldu ama yer sınırlı.

Aktaş’ı gerçekten zorlu bir 16 aylık süreç bekliyor.

Allah kolaylık versin.

Yoğun gündem arasında BUSKİ, Büyükşehir ve 17 ilçe belediyesinin bütçeleri de dünkü meclis oturumunda kabul edildi.

Bunlar daha sonraki günlerde değineceğim.