Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu

Milli gelir sürprizi

Gözler siyasilerde…

Ülke yönetimine talep olanların nasıl bir uzlaşıyla yeni hükümeti oluşturacakları merak konusu.

Çünkü…

Zaman kaybına veya bir erken seçim yüküne fazlaca tahammülü olmayan bir ekonomik tabloya sahip olmamız…

Hükümet kurma sürecinin hassasiyetini fazlasıyla artırmış vaziyette!

Kurulacak yeni hükümetteki bakanlık dağılımları ve tercih edilecek ekonomi politikaları da özel bir önem taşıyor.

Türkiye bu kritik süreçten geçerken TÜİK’in açıkladığı büyüme rakamları…

Hiç şühesiz ki siyasetçilere moral kaynağı oldu!

Neden mi?

Konut ve otomotiv satışlarındaki iyimserliğe rağmen durgun başlayan 2015’e ait öncü göstergeler…

İlk üç aylık dönemde milli gelir artışının yüzde 1,5 – 2,0 aralığında sınırlanacağına işaret ediyordu.

Oysa dün açıklanan milli gelir artışı 2014’ün aynı dönemine göre yüzde 2,3 olarak karşımıza çıktı!

Yani en iyimser beklentileri bile aşan bir ekonomik büyüme tablosuyla karşı karşıyayız.

Dolayısıyla 2015 için Orta Vadeli Ekonomik Program‘da öngörülen yüzde 4‘lük büyüme hedefi için umutlar tazelenmiş oldu.

İşte bu nedenle zaman kaybetmeden siyasi belirsizliğin aşılması

Hem iç hem de dış talebin yükseltilebilmesi adına önem taşıyor!

Kısacası yakalanan fırsat kaçmamalı.

Takvim etkisinden arındırılmış büyümenin de 2014’ün ilk çeyreğine oranla yüzde 2,4 artış gösterdiği dikkate alınırsa…

Potansiyelin yüksekliği daha iyi anlaşılabilir.

Gerçi mevsim ve takvim etkisini arındırarak geçen yılın son 3 ayı ile karşılaştırdığımızda… Ortaya çıkan yüzde 1,3’lük artış çok hızlı yol alınmasının zor olduğunu gösterse de…

Reformist bir yaklaşımla yeni ekonomi yönetiminin canlanmayı forse etmesi halinde 2015’i kurtabiliriz demektir!

Peki neler öne çıkmalı?

 

Yatırımların önü açılmalı

 

Ağırlıklı olarak iç tüketimin öne çıktığı ilk çeyrekteki gidişatı…

İstenilen düzeye çekebilmek için…

Büyümenin dinamosu olan iç tüketimi ihmal etmeden kamu ve özel sektör yatırımlarına ivme katacak adımların atılması şart!

Vatandaşın harcamalarını yüzde 4,5 artırıp 20,9 milyar TL’ye çıkarması… Büyümeye artış yönünde 3 puanlık katkı yapsa da.

Mevcut yatırım koşulları ve dış ticaretteki gidişatı dikkate aldığımızda hedef açısından yetersiz olduğu görülmekte.

Devletin de harcamalarıyla sadece 0,3 puan katkı yaptığı büyümeye…

Özel sektörün de 0,4 puanla neredeyse sıfıra yakın bir katkısı olduğunu unutmayalım.

 

Çarklar zayıf, ihracata destek şart

 

Dolayısıyla bir yandan girişimcinin önü açılırken…

Değer yandan da dış pazarlarda ihracatçımıza rekabet gücü katacak adımların biran önce atılması zorunlu görünüyor!

Çünkü…

İlk çeyrekte büyümeyi 1 puan aşağı çekmiş olan bir ihracat tablosu var karşımızda…

Bitmek üzere olan ikinci üç aylık dönem adına da çok umutlu bir görüntü yok.

Yani yüzde 4,1 büyüyen bir hizmetler sektörü…

Ve yüzde 2,7 büyüyen bir tarım sektörüyle… Biz hedefi yakalamakta zorlanırız.

Duran bir sanayi büyümesiyle hızlı koşmak mümkün değildir.

Hele de inşaat sektörü yüzde 3,5 daralmışken! 

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X