Kahve, odaklanmayı arttıran, ince noktaları düşünmenizi, ayarlayabilmenizi sağlayan, enerji düzeyinizi arttıran bir içecektir. Birçok insan güne uyanır uyanmaz kahve içme alışkanlığına sahiptir. Kahvenin çok iyi bilinen bazı faydaları vardır. Merkezi sinir sistemi uyarıcısı olan kafein içermesi nedeni ile dolaylı olarak beyinde dopamin oranını arttırır ve bu da uyanıklık haline neden olur. Yapılan bir çalışma bisiklete kahve içerek binenlerde tükenme sınırının % 12 daha arttığını göstermiştir. Benzer bir çalışma golf oyuncuları üzerinde yapılmış ve bu kişilerde de performans artışı görülmüştür.

Yaklaşık 30 çalışmanın derlenmesi sonucu düzenli kahve tüketenlerde Tip 2 şeker hastalığı görülme riskinin % 6 kadar azaldığı şeklinde bir sonuç ortaya çıkmıştır. Antioksidanlar açısından zengin olduğu için kahvenin insülin direnci üzerine olumlu etkileri vardır. Ayrıca kahvenin insülin üreten pankreas beta hücrelerini toparlayıcı etkileri de vardır.

Her ne kadar aksini söyleyen makaleler varsa da birçok çalışma kahvenin Alzheimer ve Parkinson Hastalıkları’na yakalanma riskini belirgin oranda düşürdüğünü göstermektedir. Nutrition adlı saygın bir tıp dergisinde 2016 yılında yayınlanan bir çalışma çok ilginç. Bu çalışmada 29 bin erişkin incelenmiş. Hatırı sayılır oranda  ve düzenli kahve tüketenlerde (alışkanlık haline gelmiş) özellikle Alzheimer Hastalığı görülme riskinin belirgin derecede azaldığı görülmüş. Daha küçük sayıda bazı çalışmalar da bu büyük çalışmadaki verileri desteklemektedir.

Bazı gözlemler ve çalışmalar kahve içme alışkanlığı olanlarda bağırsak sağlığının düzeldiği ve metabolik hızın artması gibi nedenler ile vücut yağ oranında azalmalar olabileceğini göstermektedir. 12 bilimsel çalışmanın değerlendirildiği bir makale özellikle erkeklerin bu konuda daha şanslı olduğunu belirtiyor. Günde 1 kahveden az içenler ile günde 2 kahve içen hem erkek hem de kadınların gözlemlendiği bir başka çalışma ise günde 2 fincan içenlerde fizik aktiviteye kaşı dayanıklılığın % 17 daha arttığı kaydedilmiştir.

Kahve içmenin yararları arasında belki de bugüne kadar duymadığınız veya çok az duyduğunuz bir özellik de kahvenin depresyona karşı etkin bir içecek olduğudur. 200 bin den daha fazla kişinin incelenmesi sonucu ortaya çıkan bir gerçek vardır. Kahve içmek intihar sebepli ölümleri azaltmaktadır. Günde en az 4 fincan kahve içenlerde depresyona yakalanma riki belirgin derecede azalmaktadır.

Kahve içmek kronik karaciğer rahatsızlıklarından önemli derecede korunma sağlamaktadır. J Clin Exp Hepatol. Dergisi’nde 2016 Yılı’nda yayınlanan bir çalışmaya göre günde 2 fincan veya daha fazla kahve tüketenlerde karaciğer kanser riskinde azalma ve daha az karaciğer fibrozisi (ölü doku) ne rastlanmaktadır. Günde 4 fincan kahve içmenin bu riskleri % 71 oranında azalttığı bulunmuştur. Bu birçok korunma yönteminden çok daha etkili bir yol gibi görünmektedir.

21 binden fazla kişinin incelendiği bir çalışma günde 4 fincan kahvenin bir çok kalp damar sistemi hastalıkları riskinde % 21 daha azama olduğunu göstermektedir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta yüksek basıncı olan kişilerin kahve tüketiminde dikkatli olmaları gereğidir. Kahve atletik performansı da arttırmaktadır. Kahve içenlerin yürüme hızının daha iyi olduğu kaydedilmiştir.

Merak edilen bir konu da sabah aç iken kahve içilebilir mi konusudur. Bu tamamen kişinin kahve içtikten sonra olumsuzluk (reflü, mide yanması vb) yaşayıp yaşamaması ile ilgilidir. Bir sıkıntı yoksa sabah aç karnına kahve içmenin hiçbir sakıncası yoktur.