Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Pekin’de düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin Suriye’deki Kürt güçlerinin varlığından endişe duymaması gerektiğini savundu.
Putin’in Sputnik’te yayınlanan açıklamasında, Ankara’ya seslendiği bölüm şöyleydi:
“Suriye’de Kürt faktörü gerçek bir faktördür. Kürt güçler IŞİD’le savaştığı, bu konuda en etkili güçlerden biri olduğu için, onlarla temastayız ve bunu korumaya hakkımız olduğunu düşünüyoruz. Ama buna karşın, başka ülkelerin aksine Kürt gruplara silah göndermiyoruz. Ama zaten onların da bizim göndereceğimiz silahlara ihtiyacı yok. Onların silah alacak başka kaynakları var.”
Putin, bu arada, Türkiye, Rusya ve İran’ın Ankara’da askeri düzeyde düzenleyecekleri bir toplantıda, Şam’a danışarak Suriye’de oluşturulacak güvenli bölgelerin sınırları ve söz konusu bölgelerin kontrolü sorunlarını ele alacaklarını söyledi.
***
Sonuncusundan başlayalım… Rusya lideri, Suriye toprakları üzerinde alınacak önlemler konusunda Şam’ı muhatap almaktan, Şam’a danışmaktan söz ediyor. Bu, tabii ki Türkiye açısından önemli bir durum… Moskova, Ankara’ya “Artık Şam’ı yok sayamazsın” demek istiyor.
İkincisi, Suriye’nin kuzeyindeki Kürt gerçeği, Kürt güçlerinin IŞİD’le savaşı… Putin, Suriyeli Kürtlerin de muhatap alınması ve onlara da danışılması gerektiğini söylemeye çalışıyor.
Tabii Türkiye açısından nazik bir sorun… Ancak çözümsüz kalmaması gereken bir sorun.
***
Putin’i dinleyince Moskova’nın düşüncelerinin ABD’nin bakışıyla paralellik taşıdığı görülüyor.
Ama bir samimiyet farkı dikkati çekiyor ki, o çok önemli.
Rusya gayet açık… Ve belki de daha önce kapalı kapılar arkasında Türkiye’ye ilettiği görüşlerini, şimdi Putin’in ağzından seslendiriyor olabilir.
ABD öyle değil. Washington’la ilişkiler sürprizlerle dolu. Örneğin, YPG’ye ağır silah konusu, Rakka hazırlığı vs. Ne umuluyor, ne çıkıyor…
ABD, gerçekten IŞİD’le mi savaşıyor, yoksa savaşıyor gibi mi yapıyor?
O konudaki, kuşkular da bir türlü giderilemedi.
İsrail, Suriye ve Irak’taki IŞİD’i desteklediğine göre kuşkulanmamak mümkün mü?
***
Anlaşılan şu ki, Suriye sorununda Rusya, Türkiye’yi yanında görmek istiyor. Moskova, “Eğer Türkiye’yle beraber olursak, Suriye’deki gidişatı belirleyen güç biz oluruz” diye düşünüyor.
Peki, Türkiye ne düşünüyor?
Bu sorunun yanıtını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump’la yapacağı görüşmenin ardından öğreneceğiz.
Almanya’da sağ partiler güçlendi
Almanya’da pazar günü yapılan Kuzey Ren-Vestfalya (KRV) eyalet seçimi sonuçları eğer bir işaret kabul edilirse ülke biraz daha sağa kaymış sayılır.
Şöyle ki, Yeşillerle birlikte Sosyal Demokratların (SPD) yönetimindeki eyalet, Merkel’in liderliğindeki Hıristiyan Birlik (CDU), sağ liberal çizgideki Hür Demokrat Parti (FDP) ve Alman aşırı sağını temsil eden ırkçı Almanya için Alternatif (AfD) Partisi’nin egemenliği altına girdi.
Böylece AfD, Almanya’daki 16 eyalet parlamentosundan 13’ünde temsil edilir hale geldi.
AfD Genel Başkanı Frauke Petry, “Almanya’nın en büyük eyaletinde aldığımız sonuçtan memnunuz. Şimdi hedefimiz 24 Eylül’deki seçimler. O seçimlerde daha yüksek oy oranı bekliyoruz” diye konuştu.
KRV’deki oy dağılımı şöyleydi: CDU 33,7-SPD 31,1-FDP 12-AfD 7,7-Yeşiller 6.
Almanya’da genel seçimlerde baraj yüzde 5 olarak uygulanıyor.