Müdahale edilmesi kaçınılmazdı.

Bir malı değerinin çok üstünde pazarlamanın ve vergilendirmenin doğru olmadığı er ya da geç ortaya çıkacaktı. 

Spekülatif hareketler, şişirilmiş, uçurulmuş emlak rayiçleriyle vatandaşın elindeki gayrimenkullerden fahiş oranda vergiler toplanıyordu.

Konuyu Olay’ın genç muhabirlerinden Seyit Gündoğan kardeşim geçtiğimiz günlerde derlediği güzel bir haberle Bursa kamuoyuna duyurmuştu.

Olay, 11 Ağustos’ta manşetine taşıdığı haberle Bursa’daki ilçe komisyonları tarafından belirlenenen fahiş rayiçlere ilişkin vahameti gözler önüne sermişti.

Türkiye’nin diğer kentleri gibi Bursa’da yüzde 740 ile en çok artışın yaşandığı ilçe Nilüfer olarak öne çıkmıştı.

Evet Nilüfer, Bursa’nın en gözde yerleşimlerinden ve emlak rantının da en yüksek seyrettiği bir ilçe.

Astronomik artış Bursa’daki merkez ilçelerden en çok Nilüfer’de hissedilmişti.

Ardından Osmangazi ve Yıldırım da geliyor ama   rayiçlerdeki anormallikte Nilüfer’i kimse geçemedi.

Bu böyle süremezdi.

Komsiyonların fahiş rayiç belirlemelerine ‘dur’ demek gerekiyordu.

Bunun yolu da Ankara’dan ve Parlamento’dan geçiyor.

Nitekim, önceki gün en sert tepkiyi Başbakan Binali Yıldırım verdi.

Başbakan Yıldırım çıktığı ortak televizyon programında belediyelerin canını sıkacak, hesaplarını altüst edecek açıklamayı o yayında patlattı.

Yıldırım, Türkiye genelinde yüzde 3 binleri bulan emlak rayiç artışlarının önleneceğini açıkladı.

Bir bakıma, açık açık rayiçlere müdahale sinyali verdi. Buna kanunla bir sınırlama getirmekten bahsetti.

Artık önümüzdeki sezondan itibaren emlak rayiçlerinin yüzde 50’den fazla artırılamayacağını duyurdu.

Bu durum emlak vergilerinden müthiş kaynak elde eden belediyeler için mali kayıp anlamına geliyor.

Ancak atı alan Üsküdar’ı geçti.

Belirli aralıklarla yapılan değerlemenin bu yılki bölümü için artık yapılabilecek bir şey yok.

Komisyonların belirlediği yenilenmiş değerlemelere itiraz süresi geçtiğimiz 7 Eylül’de doldu.

Yapılmış itirazlar da muhtemelen reddedilecek.

Başbakan’ın açıkladığı değerlemedeki artış oranının yüzde 50 ile sınırlama kararının geriye dönük işleyeceğini sanmıyoruz.

Kaldı ki, bunun için bir kanun çıkarmak gerekecek.

Aralarından Bursa’nın da bulunduğu büyük metropollerdeki astronomik emlak vergisi rayiçleri gelecek dönemden itibaren tekrarlanamayacak.

Belli ki, bu konuda hükümete ve Başbakan Binali Yıldırım’a da çok sayıda şikayet ulaşmış.

Belediyelerin, ilçelerde oluşturulan komisyonların vatandaşın mülkiyet hakkına göz diken değerleme anlaşıyına böylece ‘dur’ denmiş olacak.

Elbette, belediyelerimizin gelirlerine dokunlmamalı.

Çünkü onlar gelirleriyle vatandaşa hizmet götürüyor.

Ancak, vatandaşın gayrimenkulüne, vergi yoluyla ortak olmaya kalkan yerel yönetimlere de bir uyarı gerekiyordu.

Bu uyarının en üst perdeden yapıldığını görüyoruz.

Komsiyonlar bundan sonda yüzde 3 binleri bulan bir artış yapamayacak.

Şişirme rayiçlerle belediyeleri zengin edemeyecek.

Organize sanayi bölgelerindeki parsellerdeki emlak vergisini sıfırlayan hükümet, emlak rayiçlerindeki değerlemeye sınırlama koyarak belediyelerin gelirlerini önemli orandan düşürecek.

Aslında bu bir gelir azaltma değil.

Gayrimenkuller, yerelde gerçek değerler üzerinden vergilendirilecek.

Karar, doğaldır ki, vatandaşın hoşuna gidecek.

Yatırım amaçlı elinde arsası, yapısı olanların bu kararla astronomik rayiç artışlarından da en azından bundan sonraki değerlemelerde etkilenmemiş olacak.