Niyazi Pakyürek
Niyazi Pakyürek

İnsanlığı ezen iki büyük yalan: İnsan hakları ve uluslararası hukuk

Bugün olduğu gibi belki hiçbir çağda, insanlığın bu derece alenen katledildiğini, hiçe sayıldığını, soyulduğunu bulamayız. Bir taraftan “İnsan Hakları” “Uluslararası Hukuk” çığırtkanlığı ayyuka çıkacak, diğer yandan dünyanın her köşesinde, her yaşta insan böcek gibi imha edilecek, evlerinden yurtlarından sürülecek ve bütün bunlar olurken ısrarla, “insan haklarından-hukuktan” dem vurulacak. İnsanlığın getirildiği duruma bakın. Güçlü olan hem eziyor, hem suçluyor. Ama daha acısı ezenlerin dışında kalanların zulmü hak gibi karşılayışlarıdır.

Hadisenin tamamı iktisadidir, bundan şüphe yoktur. İnsanlık her şeyden önce adaletsizlikten muzdariptir. O halde ne yapalım? Evvela insanın insanı istismarı nereden doğmuştur. Onu düşünelim. Mülkiyetin gittikçe ferdileşmesi insanlar arasında servet ve geçim bakımından uçurumlar açtı… Evvela kapitalist esaretten sıyrılalım. Ama nasıl? İşte bu işin en zor tarafı ve hemen hemen hiç kimsenin bu konuda net bir tezi yoktur.

Kapitalizmin ağa babası ABD bütün dünyayı kendi malı görüyor. Uluslararası kurum ve kuruluşlar onun kontrolünde. Para ve silah gücüyle bunu sağlıyor. Elindeki medya imkânlarıyla her türlü algıyı yaratabiliyor.

Çağımızın insanı zaten düşünme aczi içinde çünkü sadece kendisiyle ilgileniyor. Nasıl daha bolluk içinde yaşarım, daha çok nasıl tüketirim, nasıl hoş ve boş zaman geçiririm duygusu tek amaç haline dönüşmüş. Madde her şey olmuş gerisi teferruat.

Afganistan’ın işgalini, İran-Irak savaşını, Körfez Savaşı’nı,Libya’nın yıkılışını, Bosna katlini, Suriye iç savaşını, dünyanın en büyük açık hapishanesi Filistin’de on yıllarca süren soykırımı, Afrika’da, Myanmar’da dökülen kanı televizyonlarda seyrettik ve kimi bölgeleri hâlâ seyrediyoruz. Bunlar niçin oluyor, nasıl oluyor diye kaç kişi kafa yorduk? Belki üzüldük, ama kafa yormadık. Sonuçla ilgilendik, sebeplerine kafa yormadık. Düşünebilsek en tazesinden şu soruları sorarız:

Hani insan hakları vardı? Hani uluslararası hukuk nerede?  Birleşmiş Milletler İsrail’le ilgili birçok karar aldı hiçbiri uygulanmadı, uygulatılamadı. BM ABD’nin arka bahçesi. ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesi hangi hukukun bir sonucudur? Üstelik BM’nin 1967 öncesine dönme kararı ortada dururken. Bu kadarını bile düşünsek, sorsak “İnsan Hakları ve Uluslararası Hukuk”un  kocaman yalan olduğunu görür, biliriz. Gerisi yavaş yavaş gelir.

Düzeltme: Geçen haftaki yazımın son paragrafından önceki paragrafın sonunda: Öyle ki, bu ülkenin her nimetinden en fazla onlar pay alırlar ve utanmadan bu ülkede yaşamak istemediklerini haykırırlar yerine sehven (istediklerini)yazılmıştır. Özür dilerim.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X