Dr. Mete Ekşioğlu
Dr. Mete Ekşioğlu

Elin oğlu

Aslında bu başlığı diğer dünya insanlarını tanımlama adına atmamam lazımdı ama dikkat çektiğinden şüphem yok. Sağlık ile ilgili yazı başlı bilimsel yapıdan çıkarıp azıcık süslediğiniz zaman önce göz kayıyor sonra da kişi kendisi ile ilgili bir benzerlik yakalarsa yazıyı okumaya devam ediyor. Aslında yazılanlardan alınabilecek bir cümlecik bile yaşamımızda olumlu yönde değişmemize yardımcı olabilir.

Elin oğlu derken asla aşağılama yok. Çünkü yıllardır bu eloğlu çalıştı didindi bizler okuduk, yararlandık. Bilginin evrenselliğini bir zamandır onlar bize öğretti. Türkiyemin sevdalısı biri olarak diyorum ki: Kim ne derse desin bilimin ve bilginin hası bizler ne kadar gayret edersek edelim şu an onlarda. Her birisi konularında uzman olan hekimlerce araştırılıp sonuçlandırılmış derlemelerden bazılarını sizlere aktarmaya çalışacağım.

1980 ve 2010 yılları arasında 51 ülkede yapılan ve 611 bin kişinin katıldığı saha araştırmalarına göre şekerli içecekler bizleri öldürüyor. Dünyada yılda ortalama 184 bin kişi bu içeceklerin tetiklediği şeker, kalp hastalıkları ve kanser nedeni ile ölüyor. Bu içeceklerin arasında tatlandırılmış buzlu çaylar, tatlandırılmış meşrubatlar, enerji içecekleri, ev yapımı da olsa şeker ile hazırlanmış içecekler var. Şalgam suyu, kefir, ayran, organik domates suları, turşu suyu, sebze suları, doğal hazırladığımız limonata, boza hiç adı geçmeyen içecekler oysa. Anadolu insanı bunları yüzlerce yıldır kullanıyor ve göreceksiniz, yazın bir kenara. 2-3 yıl içinde bu gıdaları yere göğe sığdıramayacaklar.

19 Haziran 2015 tarihli bir makalede sosyal anksiyetenin (sosyal ortamlarda, başkalarınca olumsuz değerlendirileceği düşüncesinin o kişide yarattığı sıkıntılı haller) bazı gıdalar ile düzelebileceği belirtiliyor. Hatta gençlere fast food yiyorsanız bari yanına konulan turşuları kenara koymayın, yiyin deniliyor. Maryland Üniversitesi Araştırıcıları fermente gıdalar ile bağırsaklardaki faydalı mikropların sayısının artacağını, bunun da beyin sağlığını olumlu etkileyeceğini belirtiyorlar. Hatta bir adım ileriye giderek bu gıdaların otizmde de yararlı olabileceğini belirtiyorlar.

Stres yüklü isek karın bölgemizde yağlara bağlı olmaksızın da şişkinlik haline rastlamaktayız. Çabuk yeme sırasında yutulan hava, yiyecek alerjileri, rahat dışkılayamama ve oturmuş bir dışkılama düzeninin olmaması, antibiyotiklerin, ağrı kesicilerin sık kullanılması, diyetimizde büyük çoğunluğu oluşturan trans yağlı ve rafine gıdalar da bu şişlik haline katkıda bulunurlar. Stresin devamlı bir hal alması bağırsaklarımızda sürekli kasılma hallerine yol açar ve giderek şikâyetler artar. Dikkatli ve gerekli olduğunda ilaç kullanımı, probiyotiklerin sofralarımızdan eksik edilmemesi, düzenli ve doğru besinler ile beslenme alışkanlığı kazanılması tedavide yardımcıdır. Bu konuyu inceleyen bilim insanları dipnot olarak soğan, sarmısak, pırasa, enginar ve kiviyi özellikle kullanmanın çok faydalı olacağını belirtiyorlar.

Yüzyıllar önce bakın büyük düşünür başarılı olmanın genel anlamda formülünü bularak ne demiş: “Etraflıca çalış, doğru bir şekilde araştır, dikkatlice düşün, düşündüklerini gözden geçir, ciddi ve samimi bir şekilde uygula.”
Konfüçyüs

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X