Dr. Mete Ekşioğlu
Dr. Mete Ekşioğlu

Obezite senin hatan değil

Köşe Yazısını Dinle

Can dostum adlı filmi izleyenler bilirler. Robin Williams Sean Maguire adlı bir psikolog olarak rol almaktadır bu filmde. Geçmişi sıkıntılar ile dolu, üstün zekâlı ama serseri ruhlu bir genci canlandıran Matt Damon (Will Karakterinde)  a ‘’bütün bunlar senin hatan değil’’ dedikçe filimin ana konusu da ortaya çıkmış olur. İzlemenizi öneririm.

Kıymetli okurlarım. Tekerleğin icadından beri insan ırkı hayatını kolaylaştıracak bir çok alet, yol, yenilik buldu. Sonunda kırsal alandaki yaşamını şehirlere ve modern yaşam dediğimiz yaşam biçimine taşıyarak hareket yeteneğinden uzak kaldı. Oysa kaslarımız herkesin bildiği gibi hareket organlarımızdır ve hareket eden her cisim bir enerji kaynağına ihtiyaç duyar. Benzin, motorin ve elektrik nasıl bir enerji kaynağı ise kaslarımızın da enerji kaynağı kısmen şeker ve ardından da yağlardan oluşur. Bu gerçeği lütfen unutmayın ve sadece sağlıklı bir şekilde kilo vereceğim diye kalori kısıtlayan diyetler ile kilo vermeye çalışmayın. Çünkü gerçek yollar dışında bir yol seçerseniz sizi yanlış yere götürecektir.

Bilgi kirliliği, bazı reklamlar, dilimizdeki tat tomurcukları ile beynimizin haz merkezi arasındaki aşkı çok iyi bilen gıda sektörü, sağlıklı olduğunu sandığımız gıda maddelerini bizlere sunabilir. Üstelik bazı bilim insanları tarafından bizlere bu gıda sanılan maddelerin tanıtılması ve daha bir çok neden bizleri yemek yemeye zorlamaktadır. Sonuçta işin ucunda hemen her şeyde olduğu gibi insan sağlığı değil genelikle para kazanma amacı yatmaktadır. Sayısız bilgi kaynağı son elli yılda üstelik bilim insanlarının desteği ile ana besin kaynaklarımızın (örneğin buğday) büyük değişimlere uğradığını belirtiyor. Dr. William Davis’e göre gıdalarımızda yapılan bazı değişiklikler bağışıklık sistemimizde de çok farklı değişikliklere neden olmuştur. Kansas Devlet Üniversitesi Beslenme Profesörü Dr. Allan Fritz’e göre günümüzde dünyada yetiştirilip tüketilen buğdayın % 99 dan fazlası artık eski buğdaydan çok daha farklı.

Düşünelim. Sigara icat edilmemiş olsaydı akciğer kanseri çok daha nadir görülen bir hastalık olacaktı. Aynı şekilde özellikle çocuk ve gençlerimizin şu an beslenmesinin temelini oluşturan karbonhidrat oranı yüksek gıdalar ile beslenme biçimini benimsemeseydik obezite ve yandaş hastalıkları da çok ender görülen durumlar olacaktı. Peki bizi bu tür beslenmeye iten nedenler nelerdir? Bu sorunun cevabını düşünüp maddeler halinde sıraladığınızda Psikolog Sean Maguire’nin tekrar tekrar söylediği o cümle aklınıza gelsin.

HEKİMİN İYİSİ KİMDİR?

Yıllar önce Konfüçyüs Çin Ülkesi’nde bulunan en iyi hekim kimdir ve nerededir diye sorduklarında, şu ard arda duran dağların en sonuncusundadır. Dağların ilkinde çok iyi teşhis koyan bir hekim vardır. İkincisinde en iyi tedaviyi yapan vardır. Ama en sondaki hekim sizlere nasıl hasta olmayacağınızı öğrettiği için en iyi hekimdir demiştir.

ABD’nin en ünlü nöroloji hekimlerinden biri olan Dr.David Perlmutter şöyle diyor: Günümüzün tıp anlayışına göre aldığı tıp eğitiminden yıllar sonra dahi pek çok hekim beslenmenin sağlık üzerindeki etkilerinden habersizdir. Belki de biz hekimler bu konuda yeterli düzeyde bilgi sahibi olup bunları hastalarımıza anlatabilseydik etrafta insanların umutlarını, paralarını ve sağlıklarını sömüren ve tıp eğitimi ile uzak yakın ilişkisi olmayan bir çok insan bu alanı terk edip giderdi.

SU VE TUZ

Kıymetli okurlarım. Yazın bu sıcak günlerinde terimizle birlikte tuz da kaybediyoruz. Özellikle tuz kısıtlaması yapanların bu konuda dikkatli olması, hatta makul miktarlarda tuz almaları da gerekebilir. Tuz eksikliği de ciddi hayati tehlikeler doğurabilir, unutulmasın.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X