Dr. Mete Ekşioğlu
Dr. Mete Ekşioğlu

Ölümden çalınan zaman

Mevlâna Celaleddin-i Rumi (O zamanlar Anadolu’ya Diyar-ı Rum denilmektedir) Tasavvuf Edebiyatı denilince Türk ve Dünya Edebiyatında ilk akla gelen büyük bir bilgedir. Der ki; Yaşamayı öğrendim. Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; Aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.

Obezite tüm dünyada giderek artan ciddi bir sağlık sorunudur. Öyle ki 1997 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından en riskli 10 hastalıktan birisi olarak kabul edilen obezite, genetik, psikolojik, biyolojik, çevresel ve davranışsal kaynaklı olabilmektedir. Bu nedenle obezite sadece diyet listeleri ile zayıflarım veya midemin bir kısmını aldırır zayıflarım’dan oluşan bir tedavi aralığına sığmayacak kadar geniş bir yelpazede ele alınmalıdır. Hele morbid obezite çok ciddi bir hastalıktır ve genellikle buna sahip olan insanlar 60 yaşını bulamazlar. Yüksek glisemik indeksine sahip gıdalar ile beslenilmesi, şekerli içecekler, hazır gıdalar, porsiyonların büyüklüğü, duygusal açlık, hızlı yemek servisleri, aile varlığının yemeklerde artık olmaması, uyku sürelerinin kısalığı ve uyumsuz saatleri, harekete karşı isteksizlik, fazla TV izleme ve dijital ekran bağımlılıkları, hareket alanlarının daralması ve daha pek çok neden obezite için risk oluşturur. Son zamanlarda düzensiz uykunun açlık hissini arttırdığı bulunmuştur. Bu açlık sonucu tercih edilen gıdaların ise genelde yüksek kalorili gıdalar (un, şeker, trans yağ içeriği bol) olduğu tesbit edilmiştir. Çok yazdım, çok yazıldı ve söylendi, her tür medya kaynakları tarafından sayısız defa üzerinde duruldu ama yine anlatacağım. Obez iseniz şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, bazı kanser türleri, inme, kan yağlarında düzensizlik, siroza kadar götüren yağlı karaciğer hastalığı, uyku apnesi, kısırlık, psikolojik sıkıntılar, sindirim sitemi rahatsızlıkları, böbrek hasarları, cilt rahatsızlıkları, kas ve eklem rahatsızlıkları gibi daha pek çok durum sizleri gelip bulacaktır. Beyin sağlığının etkilenmesi, yüksek depresyon riski toplum içinden uzaklaşmayı beraberinde getirerek sosyal sıkıntılara da yol açacaktır.

24 Kasım 2019 tarihli bir makale MR incelemelerinin obez gençlerde beyin hasarlarının varlığını tesbit ettiğini söylüyor. Özellikle iştah, bilişsel işlev ve duygu ile ilgili beyin bölgelerinde bu hasarlar görülmektedir. Bununla beraber benlik saygısının etkilenmesi, depresyon, hem erkek hem kız çocuklarında memelerde büyüme, polikistik yumurtalık, düzensiz adet, akneler de bu obez gençlerde görülebilen diğer nedenlerdendir. Daha da ilginç ve korkutucu olanı obez bir genç iseniz obez bir yetişkin olarak yaşıyorsunuz. Dolayısı ile hastalıklar da katlanarak artıyor.

Gebe kalma olasılıkları düşük olmasına rağmen obez gebeler için de sıkıntılar bir hayli fazla. Gebelik diyabeti, preeklampsi, sezaryen doğum endikasyonu, pıhtı atma riski, erken doğum, düşükler, doğum sonu fazla kanama, ölü doğum ve bebekte omurilik ve beyin kusurlarının oluşumu obez gebelerin karşılaşılabileceği durumlardandır.

Klasik bir cümle olacak ama kesinlikle binlerce yıldır geçerliliğini koruyan bir cümle olacak; En büyük servet sağlıktır. Mevlâna’nın söylediği gibi ölümden çalınan zamanlarımızı uzatmak bizim elimizde gibi biraz da, değil mi?

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X