Dr. Mete Ekşioğlu
Dr. Mete Ekşioğlu

Omega-3 hakkında son bilgiler

Kıymetli okurlarım. Omega-3 yağ asitleri vücudumuzda yapılamayan ve mutlaka dışarıdan almamız gerekli olan yağ asitleridir. Beyin hücrelerimiz başta olmak üzere dakikalar içerisinde yapılan milyonlarca hücremizin  ihtiyacı olan bu moleküller hakkında 9 Ocak 2020 tarihli bir makaleden sizlere bahsedeceğim. Böylelikle bilgi sahibi olarak sizlere sunulan yüzlerce üründen güvenerek alabileceğinizi seçmenize yardımcı olacağım.

Omega-3 açısından zengin yiyecekleri yemek (başta yağlı balıklar olmak üzere) ihtiyacımızı karşılamak açısından yeterlidir. Ancak bu gıdaları yeterince almıyorsanız yüzlerce çeşit takviye arasından doğru olanı seçip almanız gerekebilir. Asıl istenen etkiyi balık yağı içerisinde bulunan DHA ve EPA denilen yağ asitleri sağlamaktadır. Doğal balık yağı olarak sunulan takviyelerde EPA ve DHA haricinde A ve D vitaminleri de bulunur. Genellikle somon, sardalya, morina, ringa türü balıklardan elde edilip kapsül veya sıvı şeklinde piyasaya verilirler. İşlenmiş olarak piyasaya verilebilen balık yağları nisbeten daha ucuzdur ve civa gibi bazı kirleticiler bunlara katılmış olabilir. İşlenme esnasında farklı başka işlemlerden geçirilip daha saf ve güvenilir hale getirilmiş balık yağlarında etki daha fazla olup bunların fiyatları daha pahalıdır.

Krill yağı karides benzeri krill denilen ve Antartika civarında bulunan deniz canlılarından elde edilir. Oksidasyona daha dayanıklı olan bu yağ yüksek EPA ve DHA içermesi yanında aynı zamanda güçlü bazı antioksidanlara da sahiptir. Krill canlısının ömrü kısadır. Okyanuslardaki toksik maddeleri vücutlarına alacak zaman bulamadıkları için daha temizdirler. Bu nedenle yağlarının saflaştırılmasına pek gerek yoktur.

Bir diğer omega-3 kaynağı yeşil dudaklı midye yağıdır (Green Lipped Mussel Oil). Yeni Zelanda’ya özgü bir canlıdır. İçerisindeki omega-3 yağ asitlerine ilaveten içerdiği başka yağ asitleri nedeni ile bazı bilimsel araştırmalarda iltihaplara karşı daha etkili olduğu bulunmuştur. Memeli deniz hayvanlarının (fok, balina gibi) yağlarından elde edilen omega-3 yağ asitleri de mevcuttur.

Deniz yosunlarından, özellikle mikro alglerden de omega-3 elde edilmektedir. Balıklar zaten bunları tüketerek omega-3 yapmaktadırlar. Vegan ve vejetaryenler için bunlardan elde edilen yağlar iyi birer seçenektir. Bunlar aynı zamanda iyi birer iyot kaynağıdırlar ve ağır metaller içermezler. Bol ve sürdürülebilir olmaları açısından giderek artan dünya nüfusunun omega-3 ihtiyacını karşılamada iyi bir alternatif oluştururlar.

Omega-3 kullanırken dikkat etmemiz gereken durumlar ise şunlar olmalıdır: Aldığınız omega-3 ürünlerinde EPA ve DHA oranları yüksek düzeyde olmalıdır. Asıl etkiyi gösteren bu yağ asitleridir. 1000 miligram balık yağı kapsülü diye satılan bir kapsülde dikkatle okuduğunuzda belki de EPA ve DHA toplamının 320 miligram olduğunu görebilirsiniz. Ürünler kolaylıkla bozulmaya elverişli oldukları için son kullanma tarihlerine dikkat etmelidir. Bozulan omega-3 ürünlerinde kötü bir koku oluşur. Böyle bir üründen fayda görme olasılığınız azdır. Hatta zarar da görebilirsiniz. Sertifikalı ürünler, güvenilirliği kanıtlanmış ürünler tercih edilmelidir. Ağır metallerden arındırılmış, trigliserit veya fosfolipid formunda olan omaga-3 yağ asitlerinin daha iyi emildiği bilinmektedir.

Özellikle çocuklarınıza balık sevdirin ki ileride karşılığını alasınız. Biliyorsunuz, balık bilmezse bile Halik bilir. Hiç şüpheniz olmasın.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X