Kıymetli okurlarım…
Böbrekler genellikle karnımızın arka üst bölümünde, kuru fasulye görünümünde ve sağ sol 2 adet olarak bulunurlar. Görev olarak kanımızı süzen, faydalı maddeleri kanımıza geri kazandırırken vücuda toksik olan bazı maddeleri ve fazla suyu idrar yolu ile dışarı atmamızı sağlayan organlarımızdır. Bu işleri yerine getirirken giderek küçülen bir borucuklar silsilesi yanında ayıklama işlevini yerine getiren adeta bir mikrosüzgeçler topluluğu gibi mükemmel bir incelikle oluşturulan yapıları kullanırlar. Bu minik organcıklar emilim ve salınım mekanizmaları ile vücudun tansiyon dengesini en iyi düzeyde tutmamıza destek olur. Onun dışında böbrekler bazı maddeler salgılayarak da vücudumuzun işleyişinde etkin rol oynar.
Böbrek hastalıkları ayrı bir uzmanlık dalının konusudur. Bunun nedeni bir çok hastalığın böbrekleri etkilemesi sonucu böbrek fonksiyonlarında bozulmanın gerçekleşmesidir. Bunun dışında böbreklerin kendisinden de kaynaklanan bir çok hastalık durumu mevcuttur. Kabaca böbrek hastalığı denildiğinde atık maddelerin ve fazla sıvının yeterince süzülemediği durumlar anlaşılır. Şeker hastalığı, yüksek tansiyon, genetik nedenler, enfeksiyonlar, yoğun ve bilinçsiz ilaç kullanımı, obezite, idrar yollarını tıkayan nedenler, böbrek taşları böbrek hastalıklarının başlıca nedenlerindendir. Ülkemizdeki erişkinlerin yaklaşık %16 kadarı kronik bir böbrek hastalığı sahibidir. Bu nedenle erken safhalarda belirti vermeyen böbrek hastalıklarında dikkatli olmak çok önemlidir. Akut ve kronik böbrek yetersizliği, böbrek taşı hastalığı, nefritler, böbrek enfeksiyonları, nefrotik sendrom, diyabet ve hipertansiyona bağlı böbrek hasarı böbrek hastalıklarından bazılarına örnektir.
Beslenme insanın temel ihtiyaçlarındandır. Özellikle böbrek hastalıklarında kişi beslenmesine çok önem vermelidir. Diyaliz hastaları veya oturmuş böbrek hastalıklarında aşağıda yazacağım birkaç satır çok önem taşımaktadır ki bu öneriler daha da arttırılabilir.
– Asla unutmayın, katkılı, paketlenmiş ve boş kalorili gıdalar hem vücudunuzu yorar hem de böbrekler üzerinde tehlikeli sonuçlar doğurur. Pek çok dondurulmuş ve paketlenmiş market gıdaları tuz ve fruktoz adlı şeker açısından çok zengindir. Doğal, kendi yaptığınız konserveler haricinde konservelerden uzak durun.
– Balık olarak levrek tercih edin (kızartmadan, buğulama, fırın veya ızgara). İkinci tercih somon ve sardalya olmalıdır. Günde 2 yumurta (günlük, organik) ama bir tanesinin beyazını almayın. Tuzuna dikkat ederek az miktar peynir (sert) ve zeytin alabilirsiniz. Peynir olarak genellikle lor peynir ve keçi peyniri tercih edin. Diğerlerinden, özellikle sert peynirlerden uzak durun.
-Haftanın 2 günü az miktarda kuzu eti yiyebilirsiniz.
-En fazla yarar göreceğiniz yağ sızma zeytinyağıdır. Rafine edilmiş bütün yağlardan uzak durun. Asla kızartma tüketmeyin. Haftada 3 gün, gün başına 2-3 tatlı kaşığı doğal tereyağı tüketmenizde hiçbir sakınca yoktur.
-Mantar yemeklerini tercih edin. Yapılan bir çok çalışma böbrek hastalıklarında en sağlıklı yemeklerin başında mantar yemekleri olduğunu ispatlamıştır.
-Kuşkonmaz, kapuska, kabak, karnabahar, kereviz ve lahana başta olmak üzere sebze yemeklerine ağırlık verin. Tatlı patates (kızartmadan, haşladıktan sonra soğuk olarak) tüketebilirsiniz. Kuşkonmaz sebzelerin içerisinde size en yararlı olanıdır.
– Marul böbrek dostudur. Ispanak bol miktarda oxalat içerdiği için uzak durulmalıdır. Sık aralıklarla lahana çorbası tüketmeye çalışın.
-Ekmek tercihinizde günde en çok elinizin boyu ve kalınlığında 2 dilim ve mümkünse yulaf kepekli yulaf unlu ekmek tercih edin. Yulafın tadını beğenmezseniz karabuğday unu (greçka) ekmeği de çok yararlıdır.
İlerideki yazılarda bu önerilere devam edilecektir.