Manzarası güzel olsa da yaşanılan acıları nedeni ile dünyanın en korkunç olaylarına sahiplik eden bir bölgenin adıdır GeHinnom veya kısa adı ile Hinnom Çukuru. Kudüs yakınlarındadır. Eski devirlerde İsrail Krallığı zamanında insanların çocuklarını taptıkları putlara kurban olarak sundukları, ateşe attıkları, günahkârları yaktıkları ve çeşitli işkenceler uyguladıkları bölgedir. Günlerce buradaki büyük bir çukurda, yanına bile yaklaşılması zor olan ateşin yandığı bir çukur. Yıllar sonra ise burası çeşitli çöplerin, leşlerin, atıkların toplanarak yakıldığı ve ateşinin her daim yanık kaldığı bir çukur olarak kullanılagelmiştir.
Son yıllarda bağırsakta bulunan mikroorganizmalarımızın (mikrobiyom) düzenlerinin ve yaşam tarzlarının olumsuz yönde değişmesi ile beynimizin de adeta bir Hinnom çukuru haline geldiğini belirtiyor bazı bilim insanları. Büyük bir olasılıkla vücudumuzdaki başka hiçbir sistem bağırsak bakterilerindeki değişime sinir sistemimiz, özellikle de beynimizden daha hassas değil.
Bağırsaklarımızdaki bakterilerin düzenli olarak çalışmasını sağlayan en önemli faktör ise kesinlikle aldığımız besinler. Bu nedenle ağzımıza aldığımız her lokmadan kendi geleceğimiz adına sorumluyuz. Mikrobiyomumuz ya vücutta bir anarşiyi başlatır ya da anarşiye son verir. Bu anarşik ortamın adı enflamasyondur. Bilim insanları aşağıdaki soruların büyük bir kısmına evet diyorsanız mikrobiyomunuzun işlevselliği azdır ve ileride beyninizi etkileyebilecek bir hastalığa yakalanma şansınız daha fazla olacaktır diyor.
1-Anneniz size hamile iken başta antibiyotikler olmak üzere çeşitli ilaçlar (kortizol vb hormonlar) kullandı mı?
2-Sezaryen ile mi doğdunuz ve anne sütü almadınız veya 1 aydan kısa süre ile mi aldınız?
3- Çocukken sık sık kulak, burun, boğaz enfeksiyonları geçirdiniz mi? Kulaklarınıza tüp takıldı mı? Bademcikleriniz alındı mı?
4-Uzun süre burun veya astım sebepli spreyler kullandınız mı?
5-Her yıl 1 veya daha fazla kür antibiyotik kullandınız mı?
6-Sindirim sitemi yakınmaları (reflü, gastrit vb kaynaklı) için antiasitler ve benzeri ilaçlar kullanır mısınız?
7-Gluten hassasiyetiniz veya gıda allerjileriniz var mı?
8-Genellikle günlük birçok ürünlerde bulunan kimyasallara karşı hassasiyetiniz var mı?
9-Size herhangi bir otoimmun bozukluk (Hashimoto, enflamatuar bağırsak hastalığı vb) tanısı konuldu mu?
10- Tip 2 şeker hastalığınız var mı ve olmanız gereken kilodan 10 kilo daha fazlanız var mı?
11-Ayda birkaç kez ishal olur musunuz ve müshile ihtiyaç doğuracak kadar kabızlık yakınmanız olur mu?
12-Depresyondan muzdarip misiniz? Uzun süre doğum kontrol ilaçları kullandınız mı?
13-Şekere, şeker ve asit içeren gıdalara dayanılmaz bir isteğiniz var mı?
Günler ağır, günler ölüm haberleri ile geliyor. En güzel dünyaları yaktık kendi elimizle ve gözümüzde kaybettik ağlamayı. (N.Hikmet)