Kıymetli okurlarım. Uzun zamandır yeterli ve düzenli uykunun insan sağlığı üzerine olan olumlu etkileri iyi bilinmektedir. Özellikle çocukların sağlıklı bir uykuya sahip olmaları onların büyüme hormonunu daha çok salgılamasına ve etkinliğinin artmasına neden olmaktadır. Erişkin yaşa gelindiğinde ise büyüme hormonunun azalması kilo almaya, kemik ve kas yapımında azalmaya, güç kayıplarına, depresyona, bazı metabolik bozukluklara neden olabilmektedir.
Uyku azlığı veya düzensizliği durumunda iştahımızı kontrol eden 2 hormondan Ghrelin ve Leptinin fonksiyonlarında değişiklikler olur. Ghrelin normalde iştah artışına neden olurken Leptin ise iştahın kontrol altına alınmasına yardım eder. Yetersiz uyku Ghrelin düzeyini arttırırken Leptin düzeylerini düşürür. Bu da hemen her zaman aç olmamız anlamına gelir. Yapılan bir çok çalışma uyku düzensizliğini izleyen gün içinde kişilerde özellikle çabuk emilen ve boş kalorili gıdalara karşı istek oluştuğunu göstermiştir.
Ortalama 7 saat iyi bir uykudan daha az uyuyanlarda yukarıda sayılan sıkıntılar meydana gelebilir. ABD’de yapılan geniş kapsamlı bir çalışma ülke genelinde kişilerin % 35 kadarının yeterli uykuyu uyuyamadıklarını göstermiştir. Bu çalışmayı yapan bilim insanları sağlıklı bir vücut için iyi ve dengeli beslenme, egzersiz ne kadar önemli ise üçüncü önemli durumun da sağlıklı bir uyku olduğunu belirtmektedirler. Günde 7 saatten az uyuyanların obez olma ihtimali %41 daha artmaktadır. Bunun dışında yeterli uyku uyuyamama ertesi gün daha yorgun ve halsiz hissettireceği için bu kişilerin egzersize yönlendirilmesi de çok zor olmaktadır. Bu da kilo artışına yol açan diğer bir faktördür. Bunun tersini ele alacak olursak, yeterli uyku kilonuzu korumaya ve hatta kilo vermenize yardımcı olabilir. Herkesin bildiği gibi güne iyi bir uykudan sonra başlamak konsantrasyonunuzu arttırır. Özellikle eğitim çağındaki çocuklar ve gençlerde derslerde başarının artmasına yardımcı olabilir. Bu artış problem çözme yeteneğinin artması ve hafızanın güçlenmesi ile gerçekleşir.
Uyku ile ilgili yapılan bazı çalışmalar yetersiz uykunun kalp hastalıklarından ölüm riskini % 11 arttırdığını göstermektedir. 7 saat altı uykuda her bir saat eksilme bu ölüm riskini % 6 daha arttırmaktadır. Bu çok ciddi bir orandır. Özellikle abdominal obezitede sık görülen uyku apnesinin uyku kalitesini bozması nedeni ile bu kişilerde hipertansiyon oluşması da yukarıda sayılan risklere bir örnektir. Gece 5 saat ve daha az uyuyan kişilerde 7 saat uyuyanlara göre hipertansiyon gelişme riski % 61 daha yüksektir.
Kısa uyku insülin direnci ve tip 2 diyabet gelişmesi riskini de arttırmaktadır. 1 milyondan fazla kişinin incelendiği bir çalışmada 5 saatten daha az uyuyanlarda tip 2 şeker hastalığı riskinin gelişme oranı % 48 iken 6 saat uyuyanlarda bu oranın % 18 olduğu bulunmuştur. Konu başında belirtildiği gibi iştah üzerine etki gösteren hormonların uyku azlığı sonucu etkilerinin değişmesi ve buna bağlı olarak kilo alma durumu da hem insülin direnci hem de tip 2 diyabet oluşma riskini ciddi olarak arttırır.
Günümüzde en korkulan ve sık karşılaştığımız bağışıklık sistemi bozukluğu sonucu gelişen bir çok hastalık da uyku düzeni ile ilgilidir. Uyku bozukluklarının bağışıklık sistemini olumsuz etkilediği bir çok çalışma ile kanıtlanmıştır. Günde 5 saat ve daha az uyuyan bireylerde soğuk algınlığına yakalanma oranı normal uykusunu alanlara göre 4.5 kat daha fazladır. Grip aşılarında antikor geliştirme oranı da iyi uyuyanlarda çok daha fazla bulunmuştur.